Fabrikada tütün sarar, sanki kendi içer gibi.
2008 yılından bu yana otomotiv yan sanayi şirketlerinde, İnsan Kaynakları bölümlerini yönetiyorum. 2000’i aşan sayıda çalışanı olan fabrikada; Bursa-Manisa gitgelle bir tarafta 900 kişilik çalışan bir fabrikada, aynı anda 38 kişiden ayda 180 kişi rekor işe alımla (hatta İşkur eğitim programıyla) yaklaşık 6 ayda 600 kişiye büyütülen aynı şirkete bağlı başka bir fabrikada ve şu an yine hızlı büyüyen ama hep yabancı sermayeli kurumlarda çalıştım.
Ne ürettiğinizin önemi olmadan şunu söyleyebilirim ki, her türlü üretim şirketinde en önemli olan “üretmeniz”dir, doğal olarak J üretimi durduran ne varsa, o hızla saptanmalı ve yokedilmedir J Yoksa varlığınızın anlamı olmaz.
Peki üretim niye durur ? Bir çok nedeni olabilir bunun. Ama “insan” kaynaklı duruş en çok göze batandır !
- Grev
- İş yavaşlatma
- Gereksinim varken fazla mesai yapmama
- Üretim beklentisine tam yanıt veremeyen operatör
- Devamsızlık (2000 kişi üzerinden hesaplarsak %3 bir devamsızlık oranı bile 60 kişi eder. En son grip salgınında bu oranın %10 çıktığını düşünürseniz, üretimin yaşadığı sıkıntıyı belki tahmin edebilirsiniz J)
Bunlar benim ilk anda “insan” kaynaklı aklıma gelen üretim duruş nedenleri. Mutlaka eklemeler olacaktır…
Bir de yine “insan” kaynaklı müşteri & kalite şikayetleri önemlidir, fabrikalarda. Bir kalite şikayetinin çeşitli nedenleri olabilir. Ama “kök neden analizi”nde en kolaygörülen nedenler, “eğitimsizlik, disiplinsizlik veya dikkatsizlik” gibi kolaycaİK Bölümlerine fatura edilebilir.
Bu tür durumlarda, işi yapacak kadar olmasa da “en azından anlayacak kadar” bilmeniz çok önemli. İşi bilmek size ayrıca saygı da kazandıracaktır. Benim “inci kolyeli İK’cılar” J sınıfında gördüğüm, üretimde olan ama üretim alanına girmek istemeyen, girse rahatsızlığı her halinden belli olan meslektaşlarım var ne yazık ki.
Bu nedenle, üretim veya hizmet farketmeden, her İK çalışanın verilen ürün&hizmet ile ilgili iyi bir oryantasyon programından geçmesi (diğer uzmanlıkları geçirmesi) ve sürekli iş ortağı mantığıyla çalışmasını öneririm.
Üretimde İK’cılık biraz böyle…